4 Ağustos 2009 Salı
bu akşamımı rockstar diaries arşivini okuyarak geçirdim. çok sevimli bir blog. sahibesi 23 yaşında ve iki yıldır evli. nerdeyse her beş posttan birinde kocasının ne kadar tatlı bir insan olduğundan, ona ne hoş sürprizler yaptığından, anılarından vs bahsediyor. yazılarının hepsi çok sewimli ve gerçek... ama beni şeytan dürtüyor nasıl olur da 21 yaşında evlenmiş 23 yaşında bir kız "bu kadar emin olabilir" ?
terim belki çok doğru olmadı ama ben kendimi düşünüyorum da 22 yaşındayım ve hiçbirşeyden tam olarak emin olamıyorum ve şu aralar hayatımla ilgili önemli bir karar verebilecek kadar olgun hissetmiyorum. bir süre daha evde tek başıma oturup istediğimi yapmayı, evi istediğim kadar dağıtmayı, saatlerce yargılanmadan saçma dergiler okumayı, internette dolaşmayı istiyorum. ev halleri dışında gezmek, yeni yerler görmek vs istiyorum. kısacası düzenli karı-koca hayatı istemiyorum. erkek arkadaşımla uzun zmandır birlikteyiz ve onu çok seviyorum. ama evlenmeyi düşünemiyorum. aynı şehirlerde olalım ama onun evi olsun benim evim olsun takılalım gezelim benim hayalimdeki ilişki bu :)))
sanırım rockstar diaries in yazarı çocukluğundan beri evlenme hayali kumuş, biran önce evlenmeyi hedefleyen genç kızlardan. ben hiçbir zaman onlardan olamadım. çocukluğumda bile marjinal hayallerim vardı ve hiçbiri erkenden evlenmeyi içermiyordu. Ama bir insan gerçekten aradığı insanı bulduğunu düşünüyorsa neden onunla hep birlikte olmayı ertelesin diye düşünmeden de edemiyorum. ayrıca üniversite bitince 23 yaşında olacağım. bir yıl da hayatımı düzene oturtmakla geçse 24 yaş da evlenmek için çok erken bir yaş gibi görünmüyor bana. ama ben bu konularda hala 18 hissediyorum desem?!?!
aslında bütün bu düşünceler kuzenimin eşinin ilk çocuğunu 23 yaşında doğurduğunu onunla daha iyi ilgilenebildiğini anlatıp, bana "bu işler" için geç kalmamamı tavsiye edince başladı. beynime zehiri o soktu yani. haklı yanları vardır muhakkak ama belki benim isteklerimin de haklı yanları vardır.
birini sevince ona illa tüm hayatımızı vermek zorundamıyız? ya da tüm bu gençlik hayalleri istekleri bittiğinde apartmanımızda tek başımıza kalma riskini ne kadar alabiliriz?
terim belki çok doğru olmadı ama ben kendimi düşünüyorum da 22 yaşındayım ve hiçbirşeyden tam olarak emin olamıyorum ve şu aralar hayatımla ilgili önemli bir karar verebilecek kadar olgun hissetmiyorum. bir süre daha evde tek başıma oturup istediğimi yapmayı, evi istediğim kadar dağıtmayı, saatlerce yargılanmadan saçma dergiler okumayı, internette dolaşmayı istiyorum. ev halleri dışında gezmek, yeni yerler görmek vs istiyorum. kısacası düzenli karı-koca hayatı istemiyorum. erkek arkadaşımla uzun zmandır birlikteyiz ve onu çok seviyorum. ama evlenmeyi düşünemiyorum. aynı şehirlerde olalım ama onun evi olsun benim evim olsun takılalım gezelim benim hayalimdeki ilişki bu :)))
sanırım rockstar diaries in yazarı çocukluğundan beri evlenme hayali kumuş, biran önce evlenmeyi hedefleyen genç kızlardan. ben hiçbir zaman onlardan olamadım. çocukluğumda bile marjinal hayallerim vardı ve hiçbiri erkenden evlenmeyi içermiyordu. Ama bir insan gerçekten aradığı insanı bulduğunu düşünüyorsa neden onunla hep birlikte olmayı ertelesin diye düşünmeden de edemiyorum. ayrıca üniversite bitince 23 yaşında olacağım. bir yıl da hayatımı düzene oturtmakla geçse 24 yaş da evlenmek için çok erken bir yaş gibi görünmüyor bana. ama ben bu konularda hala 18 hissediyorum desem?!?!
aslında bütün bu düşünceler kuzenimin eşinin ilk çocuğunu 23 yaşında doğurduğunu onunla daha iyi ilgilenebildiğini anlatıp, bana "bu işler" için geç kalmamamı tavsiye edince başladı. beynime zehiri o soktu yani. haklı yanları vardır muhakkak ama belki benim isteklerimin de haklı yanları vardır.
birini sevince ona illa tüm hayatımızı vermek zorundamıyız? ya da tüm bu gençlik hayalleri istekleri bittiğinde apartmanımızda tek başımıza kalma riskini ne kadar alabiliriz?
peki ya apartmanımızda tek başımıza kaldığımızda bir de boşanmış olursak?!!
0 yorum:
Yorum Gönder