24 Ocak 2009 Cumartesi

kadın milleti...
beni bazen büyülüyor bazen de çok kuşkulandırıyor. resimdeki şey ne kadar doğrudur acaba gerçekten iyi arkadaş rehberi var olabilir mi? kimse arkadaşına böyle bir şey kondurmak istemez ama aslında hangi kadın böyle bir şeyi yaşamamıştır ki...
hayatınızda yaşadığınız en güzel şeyleri paylaşırken laf garip bir şekilde birden alaksız bir şeye kaymadı mı hiç? ya da saatlerce ağlamış şişmiş gözlerle arkadaşınızla buluşmaya gittiğinizde arkadaşınızın sizinle ne kadar mutlu olduğunu tüm detaylarıyla paylaştığı olmadı mı? ama aynı zamanda bu insan hastalandığınızda bize bakmış, gülmekten karnınız ağrıyana kadar iyi vakit geçirtmiştir muhtemelen...
bunlar biraz uç örnekler ama bunları yaşamamış birinin varolduğuna inanmıyorum. kadınların dünyasında bunlar hiç de şaşırtıcı değil nedense. belki ben sıkıldım sıkıldım uçmak istiyorum ve de kimseyle yarışmak is-te-mi-yo-rum. neden araya en ufak bir çıkar girdiğinde ya da birinin diğerine üstünlük sağlayacağı en ufak bir şey olduğunda kadınlar bunu tehdit olarak algılar? bu alanda konular sınırsız: güzellik, kilo, dersler, başarı, kariyer, erkek arkadaş, para vb...
tek suçlu kadınlar da değil aslında. ailelerimiz, öğretmenlerimizden tutun sokaktaki adama kadar herkes bu yarışın fitilini ateşleyip duruyor.ayşenin güzelliği, fatmanın notları, ayselin parası,...nın sewgilisi hep bize tekrarlanır durulur. ne şanslıyım ki henüz bir bebekken bile kıyaslanacak birini bulmuşlar bana. o günlerde konular iştahlarımız, işeme sıklığımız falanken sonradan konular onun güzelliği benim güzelliğim onun işi benim gücüm vs vs ye geldi. mükemmel kız yarışmasında yarışmacı sayıları hiç durmadan arttı ve duracak gibi de gözükmüyor.


kimsenin kimseden bir üstünlüğü yok bence
o zaman neden yarışıyoruz????

0 yorum: